1 Şubat 2008 Cuma

Initiation

2007 Agustos gunlerinden birinin aksami. Alti bucuk yedi sulari. Geyikli-Bozcaada vapurunun guvertesinden cekilmis soluk gunes ve otede gorunen adanin kara bozkirli tepeleri.

Her seyin azi karar cogu zarar demisler. Iyi mi etmisler kotu mu etmisler sorusuna hic dalmayalim. Ama fotografta gozuken aksaumustu gunesi nedense bu basmakalip lafi cagristiriyor bana. Basta istahla giristiginiz bir isten belli bir sure sonra nasil usanmaya baslarsiniz, sevkiniz kirilir, heyecaninizi kaybedersiniz. Ayni o ruh haline burunurmus gibi gelir gunes yaz aksamustlerinde. Gune bomba gibi baslamistir, ayaklari yakar plajin kumlarina vurdukca. Denizden cikarsiniz, terletir adami. Sonra gun ilerledikce, ciktigi zirveden asagi dogru indikce yorulur. Yorulmasi yetmiyormus gibi sizi de yorar. Cani yaniyor gibidir. Sizin de gozunuzu yakar denize vurmasiyla beraber. Isitmaz artik, usursunuz uyandiginiz sekerlemenin ertesinde. Devam eder donusune. Batisiyla birlikte sanki rahata kavusur gunes, siz de hafif hafif esen imbat ruzgariyla yemege oturursunuz.

Yukaridaki fotografa benzer bir suru baska poz var elimde, kisitli cozunurluge sahip nokia cep telefonumla cektigim. Aklima estikce ufak ufak yazilarla birlikte onlari buraya yuklemeyi planliyorum. Bos kagit ustunde yazmaya koyulmak zor ama insanin elinde bir baslangic noktasi olunca gerisi daha rahat gelir diye umuyorum.

1 yorum:

Omer Gokcumen dedi ki...

Yuru be Mekinci, kim tutar seni!!! Haydi abi yazalim, Turkiyenin entel, anarsik zeitgeist'ini biz define edelim... Hem ingilizce hem turkce taddan tada kosalim... Yuru be Mekinci, yuru be!